Son İletiler

#81
Bölüm Rehberi / Çocuk Gelişimi Bölümü Nedir? N...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 07:08 ÖS

Çocuk Gelişimi Bölümü Nedir? Ne İş Yapar? Maaşları
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
Çocukların doğumdan yetişkinliğe kadar olan süreçte gelişimlerinin düzenli olarak takip edilmesi ve toplum için sağlıklı, faydalı bireylere dönüşebilmeleri için doğru şekilde yönlendirilmeleri gerekir. Bu süreçte ailelerin çocuk gelişimi konusunda bilinçlenmesi büyük önem taşır. Hem çocukların gelişiminin desteklenmesi hem de ailelerin çocuk gelişimi konusunda eğitilmesi amacıyla kurulmuş olan çocuk gelişimi bölümü, çocukların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişiminin desteklenmesi noktasında kritik bir öneme sahiptir. Peki bu alanda çalışacak yetkin personellerin yetiştirilmesini sağlayan çocuk gelişimi nedir ve mezun olan personellerin yönelebilecekleri çalışma alanları nelerdir?

Çocuk Gelişimi Bölümü Nedir?
Çocukların doğum ve ergenlik arasındaki gelişimlerini desteklemek amacıyla kurulmuş olan çocuk gelişimi bölümü, çocukların gelişim evrelerini inceler ve gelecekte sağlıklı bireylere dönüşmeleri için yönlendirir. Ayrıca çocukların gelişim süreçlerinde bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal gereksinimlerini saptar. Çocuk gelişimi bölümü çocukların bireysel yeteneklerini keşfederek bu alanlara yönlendirilmesine ve bireysel becerilerini geliştirmesine destek olur.

Çocuk gelişimi uzmanları yetiştiren çocuk gelişimi bölümü, öğrencilerin farklı yaştaki çocuklara uygulanabilecek eğitim yöntemlerini ve oyun tabanlı eğitim stratejilerini öğrenmelerini sağlar. Aile ve çocuk ilişkisinin doğru şekilde geliştirilmesini ve ailelere çocukların eğitimi ve gelişimi konusunda rehberlik yapılmasını sağlayacak olanlar da yine çocuk gelişimi mezunlarıdır.

Çocuk gelişimi bölümünde öğrenciler çocuklarda sağlık ve beslenme, iletişim ve etkileşim, gelişimsel değerlendirme ve izleme, sosyal hizmet gibi alanlarda da gerekli becerileri kazanır. Eğer çocuk gelişimi bölümü hakkında kısa bir tanım yapmak gerekirse, "çocukların fiziksel, zihinsel, sosyal ve entelektüel gelişimlerinin desteklenmesi alanında çalışacak çocuk gelişimi uzmanları yetiştirir" denebilir. Peki çocuk gelişimi ne iş yapar ve Türkiye'de çocuk gelişimi uzmanlarının görev alabilecekleri alanlar nelerdir?

Çocuk Gelişimi Bölümü Mezunları Ne İş Yapar?
Çocuk gelişimi bölümü mezunlarının son derece geniş bir çalışma alanına sahip olduğunu söylemek mümkün. Örneğin kreş, anaokulu ya da okul öncesi öğretmenliği çocuk gelişimi bölümü mezunlarının en çok tercih ettiği işler arasında. Öne çıkan diğer işler ise şu şekilde:

Çocuk sağlığı ve bakımı,

Aile danışmanlığı,

Oyun terapistliği,

Okul rehberliği,

Sosyal hizmet uzmanlığı ve danışmanlığı.

Çocuk gelişimi bölümü mezunları kendi ilgi alanları ve kariyer planlamaları doğrultusunda daha az tercih edilen mesleklere de yönelebilir. Örneğin çocuk kitapları yazmak ya da eğitim materyalleri tasarlamak bunlardan bazılarıdır. Ayrıca kamu kurumlarında ve hükümet birimlerinde çocuk politikalarının düzenlenmesi gibi alanlarda da çalışabilirler.

Çocuk Gelişimi Bölümü Mezunları Çalışma Alanları
Çocuk gelişimi bölümü mezunlarının en çok tercih ettiği meslek okul öncesi öğretmenliği olduğundan okullar, kreşler, anaokulları ya da gündüz bakımevleri en yaygın çalışma alanlarıdır. Bölüm mezunlarının tercih edebileceği diğer çalışma alanları ise şunlardır:

Hastaneler,

Rehabilitasyon merkezleri,

Aile danışmanlığı merkezleri,

Eğitim kurumları,

Sosyal hizmet kuruluşları,

Drama ve tiyatro kursları,

Çocuk esirgeme kurumları,

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı,

Halk eğitim merkezleri,

Sivil toplum kuruluşları.

Tüm bunlara ek olarak akademik kariyer yapmak isteyen çocuk gelişimi bölümü mezunları, üniversitelerin ilgili bölümlerinde araştırma görevlisi ya da akademisyen olarak da çalışabilir.

Çocuk Gelişimi Maaşları
Çocuk gelişimi bölümünden mezun olmuş personellerin maaşları, 2024 yılının ilk çeyreği itibariyle asgari ücret ile 40.000 TL arasında değişim gösterir. Elbette çalışılan kuruma, pozisyona, iş tanımına, konuma ve sektör tecrübesine göre bu rakamlar daha düşük ya da daha düşük olabilir. Özellikle ücretli öğretmenlik yapan personellerin maaşları, kadrolu olarak çalışan personellerin maaşlarına oranla daha düşüktür. Nitekim çocuk gelişimi maaşları ortalama olarak 20.000 TL bandındadır.

Çocuk Gelişimi Bölümü Dersleri
Çocuk gelişimi bölümünde 2 yıllık ön lisans ve 4 yıllık lisans programları bulunur. Okul öncesi öğretmenliği yapabilmek için 4 yıllık lisans programının tamamlanması gerekir. Hem 2 yıllık hem de 4 yıllık programlarda çocuk gelişimi dersleri arasından bazıları şunlardır:

Öğrenme ve Öğretme Teknikleri,

Çocuk Gelişimi,

Aile Eğitimi,

Çocuk Beslenmesi,

Çocuk Edebiyatı ve Medya,

Çocukta Bilim ve Teknoloji,

Çocukluk Döneminde Sanat ve Yaratıcılık,

Çocukla İletişim,

Çocuk Hukuku,

Kaynaştırma Eğitimi,

Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında Uygulama.

Bunların tamamı çocuk gelişimi bölümü öğrencilerinin görmesi gereken zorunlu derslerdir. Bunlara ek olarak Çocuk Animatörlüğü, Psikolojik Danışma ve Rehberlik, Erken Müdahale Programları, Eğitimde Drama ve Kişisel Gelişim gibi seçmeli derslere de katılmak mümkündür.

Eğer siz de çocuk gelişimi bölümünde okumak ve kendinizi bu alanda eğitmek isterseniz, bölüm hakkında detaylı bilgi ve eğitim programları için Kopilot Rehberlik danışmanları ile iletişime geçebilirsiniz.
#82
Bölüm Rehberi / İktisat Bölümü Nedir? Ne İş Ya...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 07:04 ÖS

Hem kamu hem de özel sektör için son derece önemli bir bölüm olan İktisat, üretim süreçlerinden tüketim alışkanlıklarına, ekonomik parametrelerin incelenmesinden ekonomik kalkınma için geliştirilmesi gereken çözümlere kadar pek çok farklı alan üzerinde çalışır. İktisat bölümü mezunlarının kamu ve özel sektör içerisinde geniş çalışma olanakları bulunur. Maaşlarının ise pek çok meslek ile mukayese edildiğinde standart üstü olduğu söylenebilir. Peki iktisat bölümü nedir ve iktisat bölümünden mezun olmuş öğrencilerin çalışabilecekleri alanlar, ortalama maaş bilgisi nasıldır?

İktisat Bölümü Nedir?
Son derece geniş bir alanı kapsayan iktisat bölümü, en kısa tanımla ekonomik konuları inceleyen bir bilim dalı olarak nitelenebilir. Bölüm, ekonomik kaynakların kullanımından fiyat politikalarına, mal ve hizmetlerin üretiminden tüketim alışkanlıklarına kadar pek çok konu üzerinde çalışır. Ekonomik sistemlerin incelenerek analizler yapılması, ekonomik parametrelerde problemlerin tespit edilerek gerekli çözümlerin üretilmesi de yine iktisat bölümü ile ilişkilendirilebilir.

İktisat bölümü öğrencileri yalnızca ekonomik sistemler üzerine değil, aynı zamanda makro ve mikro ekonomi, matematik ve istatistik gibi konularda da eğitimler alır. Ekonomik kalkınmanın nasıl gerçekleşebileceği, çeşitli ülkelerin ekonomik sistemlerinin incelenmesi ve finansal piyasaların genel durumu hakkında da araştırmalar yapabilirler. İktisat bölümünden mezun olmuş olan öğrenciler alanlarında yetkin birer finansçıya dönüşebilir. Peki iktisat bölümü ne iş yapar ve çalışma alanları nelerdir?

İktisat Bölümü Ne İş Yapar?
İktisat bölümü için pek çok farklı iş tanımından bahsedilebilir. Ekonomi ile ilişkisi bulunan hemen hemen her alanda idari işlerin yürütülmesine katkı sağlayabilir. İktisat bölümünün farklı sektörler içerisinde yapabilecekleri işlerden öne çıkanlar ise şunlardır:

Kamu kurum ve kuruluşlarında denetçilik ya da müfettişlik,

Hem kamuda hem de özel sektörde bankacılık ya da sigortacılık,

Üniversitelerde akademisyenlik,

Bankalarda kredi analistliği, portföy yönetimi uzmanlığı ya da risk analistliği,

Mali müşavirlik,

Vergi memurluğu,

Değerleme uzmanlığı.

Bunlar iktisat bölümü mezunlarının yapabileceği işlerden bazılarıdır. Alanında yükselmek ve başarılı bir kariyer yapmak isteyen iktisatçıların finansal yönetim ve analitik düşünme konusunda kendilerini geliştirmeleri gerekir. Maliyet hesaplama ve bütçeleme, risk yönetimi ve finansal analiz, mali denetim ve kamu hukuku gibi alanlarda da yetkinliğe sahip olmaları, alanında tanınan ve başarılı bir iktisat uzmanı olmalarına katkı sağlayacaktır.

İktisat Bölümü Mezunları Çalışma Alanları
İktisat bölümü mezunları hem kamuda hem de özel sektörde çeşitli iş olanaklarına sahiptir. İktisat bölümü mezunlarının çalışma alanları arasından en çok tercih edilenler şu şekilde listelenebilir:

Kamu sektörü,

Özel sektör,

Vergi daireleri,

Üniversiteler,

Mali müşavirlik ofisleri,

Bankalar,

Değerleme şirketleri,

Merkez bankası,

Sayıştay.

İktisat bölümü mezunları özel sektör içerisinde yer alarak çeşitli şirketlerin denetlenmesi konusunda yetkinleşmiş denetmenlere ve kontrolörlere dönüşebilir. Ayrıca devlet kurumlarının mali işlerinin denetlenmesi konusunda Sayıştay bünyesinde de görev alabilir.

İktisat Bölümü Maaşları
Çalışılan sektör, iş deneyimi, pozisyon, ülke ve şehir gibi kriterler iktisat bölümü mezunlarının maaşları konusunda belirleyicidir. Örneğin kamu sektöründe ve özel sektörde maaşlar değişkenlik gösterebilecek iken, İstanbul'daki iktisat bölümü maaşları diğer şehirlere göre daha yüksek olabilir. Türkiye'de 2024 yılı itibariyle iktisatçı maaşları 35.000 TL ile 120.000 TL arasında değişir. Ortalama maaşlar ise 45.000 TL bandındadır. Elbette bunlar tamamen farazi rakamlar olup gerçek maaşlar bu rakamlardan çok daha farklı olabilir.

İktisat Bölümü Dersleri
İktisat bölümü öğrencileri 4 yıl, 8 yarıyıl boyunca çok sayıda ders görür. Söz konusu derslerin tamamı iktisat bölümü ile ilgili olmamakla birlikte bazıları farklı disiplinlere aittir. İktisat bölümü öğrencilerinin eğitim hayatları boyunca göreceği iktisat bölümü dersleri şunlardır:

Hukukun Temel Kavramları,

Finansal Muhasebe,

Borçlar Hukuku,

Mikro İktisat Teorisi,

İstatistik,

İktisadi Veri Analitiği,

İktisat Metodolojisi,

Kamu Maliyesi,

Uluslararası İktisat,

İktisadi Düşünceler Tarihi,

Ekonomik Göstergelerin Analizi,

Kalkınma Ekonomisi,

Türkiye Ekonomisi.

Elbette öğrenciler uzmanlaşmak istedikleri alana yönelik birtakım seçmeli derslere de girebilir. Örneğin Teknoloji ve Yenilik Ekonomisi, Çalışma Ekonomisi, Kriz Ekonomisi, İktisadi Tahminleme, Uygulamalı Ekonometri ve Karşılaştırmalı İktisadi Sistemler bunlardan bazılarıdır. Eğer siz de İktisat bölümü hakkında kapsamlı bilgi almak ve İktisat bölümünü kazanmak için eğitim programlarına katılmak isterseniz, hemen şimdi danışmanlarımızla iletişime geçebilirsiniz.
#83
Bölüm Rehberi / İşletme Bölümü Nedir? Ne İş Ya...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 06:59 ÖS

İşletme Bölümü Nedir? Ne İş Yapar? Maaşları
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
Türkiye'de üniversite öğrencilerinin en çok tercih ettiği bölümlerden biri olan işletme, kurum ve kuruluşların pek çok açıdan yönetilmesini sağlayacak personellerin yetiştirilmesini amaçlar. Bu nedenle gıdadan madenciliğe, sağlıktan enerjiye kadar pek çok sektör işletme bölümünden mezun olmuş öğrencilere ihtiyaç duyar. Fakat bu bölümden mezun olmuş öğrencilerin kendi fikirlerini geliştirmeleri ve hayatlarına bir girişimci olarak devam etmeleri de mümkündür. Peki işletme bölümü nedir ve bu bölümden mezun olmuş personellerin çalışma alanları nelerdir?

İşletme Bölümü Nedir?
İşletme bölümü, çeşitli kurum ve kuruluşların finans, pazarlama, üretim süreçleri ve insan kaynakları da dahil olmak üzere tüm süreçlerini yönetecek personellerin yetiştirilmesini sağlar. Daha kısa bir tanımla, işletmeleri bütünüyle yönetecek olan personeller yetiştirir. Hemen hemen tüm üniversitelerde 2 yıllık ve 4 yıllık programları bulunan işletme bölümü halihazırda faaliyet gösteren tüm sektörler içerisinde görev alabilir. Bölüm, bazı üniversitelerin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, bazı üniversitelerin ise İşletme Fakültesi içerisinde yer alır. İşletme bölümünden başarıyla mezun olmuş öğrenciler, iş dünyası içerisinde yönetici pozisyonuna yerleşebilecek yetenekler taşır. Peki işletme bölümü ne iş yapar ve bu alandan mezun olmuş öğrencilerden beklenenler nelerdir?

İşletme Bölümü Ne İş Yapar?
İşletme bölümü farklı sektörlerde çalışacak personeller yetiştirmenin yanı sıra kendi işletmelerini kuracak girişimci bireyler de yetiştirmeyi amaçlar. İşletme bölümü ve işletme bölümü mezunlarının görev alanlarından bazıları şu şekilde listelenebilir:

Girişimcilik yeteneklerini göstererek kendi işletmelerini ya da start-uplarını kurmak,

Çeşitli danışmanlık firmalarına ya da özel şirketlere danışmanlık vermek, kendi danışmanlık şirketlerini kurmak,

Finans sektöründe analistlik, portföy yöneticiliği ve risk planlamacısı olarak görev almak,

Şirketlerin ya da e-ticaret sitelerinin pazarlama departmanlarında çalışmak ya da satış temsilciliği yapmak,

İnsan kaynakları biriminde çalışmak.

İşletme bölümü mezunları yaygın olarak kendi işletmelerini açar ya da kendi markalarını oluşturur. Fakat farklı şirketlerin muhasebe, insan kaynakları ya da pazarlama gibi departmanlarında da görev almaları mümkündür.

İşletme Bölümü Mezunları Çalışma Alanları
İşletme bölümü mezunları hem kamuda hem de özel sektörde çalışabileceği gibi kendi girişimcilik hikayelerini de yazmaya başlayabilir. İşletme mezunlarının girişimcilik dışında görev alabilecekleri başlıca çalışma alanları ise şunlardır:

Özel sektörde yer alan ulusal ve uluslararası şirketlerde genel müdürlük, operasyon müdürlüğü, finans müdürlüğü ve pazarlama müdürlüğü,

Şirketlerin pazarlama ve satış departmanlarında pazarlama uzmanlığı, insan kaynakları, marka yöneticiliği ya da satış temsilciliği,

Finans sektöründe muhasebecilik ya da mali analistlik ve finans analistliği,

Şirketlerde stratejik planlama uzmanlığı ya da strateji danışmanlığı.

İşletme bölümü mezunları tüm bu görevleri gayrimenkul, inşaat, turizm, eğitim, ulaştırma, bilgi işlem, sağlık, gıda, kültür sanat, enerji ve madencilik de dahil olmak üzere tüm sektörlerde yapabilir. İşletmeyi bir meslek olarak yapacak kişilerin iletişim becerilerinin iyi olması, analitik düşünme konusunda etkili olmaları ve liderlik yeteneği ile donatılmış olmaları gerekir. Ayrıca finansal bir anlayışa, pazarlama ve satış becerilerine, girişimcilik ruhuna sahip olmaları da başarılı bir kariyere sahip olmaları açısından önemlidir.

İşletme Bölümü Maaşları
İşletme bölümünden mezun olan ve bu alanda faaliyet gösteren girişimcilerin ve personellerin maaşları arasında büyük uçurumlar olabilir. Örneğin bir işletme ya da start-up sahibi ile insan kaynakları personelinin maaşları mukayese edilemez. Fakat işletme bölümü maaşları konusunda bazı ortalamalar vermek mümkündür.

İşletme bölümü maaşları personel ihtiyacı, sektör, personel deneyimi ve coğrafya gibi faktörlerden etkilenir. Fakat hem personel olarak çalışanların hem de işletme sahiplerinin aylık kazancının 30.000 TL ile 100.000 TL arasında olduğu söylenebilir. Elbette bunlar tamamen ortalama olarak söylenmiş rakamlardır ve gerçek rakamlar bu rakamların altında ya da üstünde olabilir. Fakat İşletme bölümünden yeni mezun olmuş bir personelin, ulusal bir firmada alacağı başlangıç maaşı 35.000 TL civarında olacaktır.

İşletme Bölümü Dersleri
İşletme bölümü öğrencileri eğitim hayatları boyunca hem zorunlu hem de seçmeli dersler görürler. Söz konusu dersler üniversitelerin kendi müfredatlarına göre değişkenlik gösterebilir. İşletme bölümü öğrencilerinin göreceği zorunlu işletme bölümü dersleri arasından bazıları şunlardır:

Mikroekonominin ve Makroekonominin Temelleri,

Yönetimin Temelleri,

İstatistik,

Örgüt Teorisi ve Tasarımı,

İnsan Kaynakları Yönetimi,

Finansal Muhasebenin Temelleri,

Girişimcilik İlkeleri,

Pazarlama Yönetimi,

Kurumsal Sosyal Sorumluluk,

Yönetim Bilgi Sistemleri,

Uluslararası İşletme ve Çokuluslu Şirketler,

Bilimsel Araştırma Yöntemleri,

Maliyet Muhasebesi,

Finansal Piyasalar ve Kurumlar,

Marka Yönetimi.

Hem işletmelerde çalışmak hem de girişimcilik yapmak isteyen öğrenciler kendi ilgi alanlarına yönelik seçmeli derslere de girebilir. Örneğin Kurumsal Kaynak Sistemleri, Yatırım Analizleri ve Portföy Yönetimi, İşyerinde İletişim ve Stres Yönetimi, Tüketici Davranışları, Dijital Dönüşüm ya da Kalite Yönetim Sistemleri söz konusu seçmeli derslerden bazılarıdır. Eğer siz de işletme bölümünün mezunlarına ne gibi fırsatlar yaratacağını detaylı bir şekilde öğrenmek ve işletme bölümünü kazanmak adına katılabileceğiniz eğitim programları ile ilgili bilgi almak isterseniz, hemen şimdi danışmanlarımızla iletişime geçebilirsiniz.
#84
Ders Rehberi / TYT Fen Nasıl Çalışılır? Nered...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 06:46 ÖS

TYT Fen Nasıl Çalışılır? Nereden Başlanmalı?
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
TYT fen bilimleri bölümünde fizik, kimya ve biyoloji derslerini içeren toplamda 20 soru bulunur. YKS puanı hesaplanırken TYT fen bilimleri bölümünün kat sayısı 3,4 olarak alınır.  Kimya ve biyoloji bölümündeki 13 soru ağırlıklı olarak bilgi sorularıdır. Bu sorular bildiğini işaretleyip geçme fırsatı içerdiği için oldukça hızlı halledilebilir ve sınavın geneli için zaman kazandırabilir. Fizik bölümündeki 7 soru ise yorum ağırlıklı gelmektedir. Bu sorularda konunun mantığını kavrama ve somut örneklerde uygulama ön plandadır. Diğer iki derse göre biraz daha fazla zaman isteyebilmektedir. Bu yazıda derslere göre fen bilimleri bölümüne nasıl çalışılması gerektiğini bulacaksınız.

En Çok Korkulan Ders Fizikte Nasıl Başarılı Oluruz ?
Fizik, fen bilimleri alanında çoğunlukla en çok korkulan derstir. Bu önyargının sebebi çoğunlukla diğer derslere göre müfredat yoğunluğunun fazla olması ve sadece bilgi kullanımının yeterli olmamasıdır. Yani Fizik diğer fen bilimleri derslerinden farklı olarak yorumlamaya dayalı bir derstir. O yüzden fizik çalışırken yapılabilecek en büyük hata sadece ezberlemeye çalışmak olacaktır. Fizik dersinde her bir konu için önemli ve dikkat edilmesi gereken noktalar bulunur. Bu noktalara dikkat etmek, öğrenilen konunun mantığını anlamak ve anladıktan sonra bolca soru çözümüyle pekiştirmek fizikte ilerlemenizi sağlayacaktır. Konuların mantığını anlamak için deney videoları izleyerek gerçek hayatla ilişki kurmak oldukça faydalıdır.

Fizik dersine başlarken ilk adım, önyargılarımızı bir kenara bırakabilmektir. Gözümüzde büyütmek yerine çalıştıkça ve pekiştirdikçe rahatlıkla yapabileceğimiz bir ders olduğunu anlamak ve benimsemek gerekir. İkinci önemli nokta, matematik bilgimizden emin olmaktır. Fizik, matematiğin somut durumlar üzerindeki kullanımını içerir. Bu yüzden temel matematik bilgimiz eksikse fizik sorularını yorumlamak oldukça zor olacaktır. Matematik temelimizden emin olduktan sonra bir sonraki adıma devam edebiliriz. Üçüncü adım formüller. Fizik dersinde aklınızda kalmasının önemli olduğu temel bilgi formüllerdir. Formüllerin hafızanızda daha iyi yer bulması için en etkili yöntem soru çözümleridir. Tek başına ezber yapmak yerine formüllerin uygulandığı soruları çözmek çok daha etkilidir. Son adım pekiştirme. Her şey tamamsa son olarak yapmamız gereken bolca soru çözmektir. Fizik, aynı matematik gibi pekiştirdikçe yani uygulama yaptıkça öğrenilir. Bu yüzden bolca soru çözmek, yapamadığınız soruların mantığını ve doğrusu öğrenmek oldukça kıymetlidir. Fizik için unutulmaması gereken son nokta, diğer fen derslerinden daha fazla zaman harcamanın normal olduğudur. Bu diğer derslere göre fizikte daha kötü olduğumuz için değil, müfredat yoğunluğunun fazla olması ve pratik istemesinden kaynaklanır.

TYT Kimya Nasıl Çalışır?
Kimya dersinde öğrenilecek bilgiler kimi zaman fazla görülür ve bir endişe yaratabilmektedir. Öncelikle bu endişeyi bir kenara koymalı ve kavramlara odaklanarak her bir yeni bilgiyi iyi bir yere oturmak önemlidir. Bunun için kavram haritaları kullanmak faydalı olacaktır. Kimya dersinde konuların çoğunluğu birbirini pekiştirerek yani üzerine yeni bilgiler koyarak ilerlediğinden bir önceki konuyu bilmek sonrakini anlayabilmek için oldukça önem taşır. Bu yüzden burada dikkat edilmesi gereken nokta bir konuyu anlamadan diğeri geçmemek gerektiğidir.

Kimya dersinde 9.sınıf konuları oldukça önemlidir. Bunun bir sebebi TYT sınavında soruların ağırlıklı olarak 9.sınıf konularından gelmesi diğer sebebi de hem 10.sınıf hem AYT konuları için temel olmasıdır. Bu sebeple 9.sınıf kimyayı anlamadan diğer basamaklara geçilmemelidir.

Kimya konusundaki bir yanılgıda not almadan çalışılacak bir ders olduğudur. Kimya dersini çalışırken mutlaka not almak gerekir. Aynı fizikte olduğu gibi temel düzeyde matematik bilgisi bazı konular için gerekli olacaktır. Kimyada konuların pekişmesi için mutlaka diğer dersler gibi konu anlatımı sonrası soru çözümü pekiştirmesi yapmak şarttır. Birbiriyle bağlantılı konular düşünüldüğünde konu atlamadan ilerlemek de ayrıca önemlidir.

Sürekli Unutmaktan Yakındığımız Biyolojiye Nasıl Çalışmalıyız?
Biyoloji dersinde en çok yakınılan durum konuların çalışıldığı halde sürekli unutulmasıdır. Burada önemli bir eksikliğe dikkat çekmek gerekiyor o da tekrar. Tekrar yapmak her bir ders için oldukça önemli olmanın yanında biyoloji için kritiktir. Biyolojide sorular daha çok bilgiye dayalıdır. Canlıların temel bileşenleri, canlıları sınıflandırılması gibi yoğunluklu bilgi içeren konular özellikle en çok soru gelen ve aynı zamanda unutulan konulardır. Bu durumun çözümü bir tekrar sistemi oturtmaktır.

Biyoloji çalışırken mutlaka not çıkarılmalı veya hazır notlar kullanıyorsa önemli yerlerin altı çizilmelidir. Bu işaretlenen/yazılan bölümler sık bir şekilde tekrar edilmelidir. Hem çok zaman kaybetmeyelim hem de tekrarımız eksik kalmasın istiyorsak her gün notların 1-2 sayfasını okumak gibi pratik yöntemler kullanabilir. Bunun yerine her gün kısa tekrar videoları izlemek de yine etkili olacaktır. Konuların önemli kavramları için hafıza kartları, kavram haritaları gibi yöntemler etkilidir. Kartlarla günlük yapılacak tekrarlar ve gözünüzün önünde bulundurabileceğiz bir kavram haritası anahtar kelimeleri daha iyi bilmenizi sağlar ve dilinize yabancı gelen kelimeleri daha akılda kalıcı bir hale getirir.

Biyolojide yapılan bir diğer hata doğrudan ezber yapmaya çalışmaktır. Konuların akılda daha iyi kalmasını doğrudan ezber değil bilgileri ilişki kurarak öğrenme sağlar. Dolayısıyla konuları daha iyi kavramak için mutlaka öğrenilen bilgiler birbirleriyle bağdaştırılmalı ve gerekli noktalarda somutlaştırılmalıdır. Biyolojide çoğunlukla soru çözüm yeteneğinizi kullanmanız gereken konu kalıtımdır. Kalıtım konusunda ezberin yanında soru çözüm pratiği aynı fizik dersindeki öncelik gibi değerlendirmelidir.

Konuları Çözdük Netlerimiz Nasıl Artacak?
Her bir ders için doğru yöntemlerle ilerlemeyi başardıktan sonra yapılması gereken bolca branş çözmektir. TYT fen bilimleri branşları netlere uygun yayınlar tercih edilerek sürekli arttırılmalıdır. Haftada 1-2 branş çözmek yeterli olmayacaktır. Özellikle sınava kalan zaman azaldığında mutlaka günlük rutine fen bilimleri branşı eklenmelidir. Öncelikle günde 1 fen branş ilerleyen zamanda günde 2 şeklinde devam etmek etkili olacaktır. Her bir branşta yapılamayan sorulara bakmak oldukça önemlidir. Yapamadığınız soruların çözümü öğrendikten sonra eğer aynı konudan yanlışlarınız gelmeye devam ediyorsa konu tekrarı yapmak faydalı olacaktır. Ayrıca branşlarda yapamadığınız konularla ilgili konuları hatırlatıcı kısa okumalar yapabilirsiniz. Bu okumalar unutulan kavramları ve önemli bilgileri hatırlattığı için düzenli çözülen branşlar eşliğinde pekiştirme sağlanır. Bunun sonucunda da netler artmaya başlayacaktır.

Tüm bu önemli noktalara dikkate aldığınızda fen netleriniz hızlıca artacaktır. Ön yargılarımızı her bir ders için bırakmalı ve yapabileceklerimize odaklanmalıyız. Kolay gelsin...

Farklı konularda da destek almak istersen yanındayız! Türkiye'nin en başarılı öğrenci topluluğunda seni de görmek istiyoruz!
#85
Sınavdaki Rehberin / Ders Çalışırken Odaklanma Soru...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 06:38 ÖS

Ders Çalışırken Odaklanma Sorunu Nasıl Çözülür?
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
Odaklanma ve konsantre olma konusundaki yaşanan sorun hayatın hemen hemen her alanındaki başarısını etkiler. Ders çalışırken dikkat dağınıklığı yaşamak konsantrasyonu etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Ders çalışırken yaşanan odaklanma sorununun nasıl çözüleceğine ilişkin doğru yanıt ise önce odaklanma sorununa sebep olan durumları tanımlamaktır. Konsantrasyonu etkileyen faktörler şunlar olabilir;

1) Sağlıksız Beslenme
Beyin fonksiyonlarının düzenli çalışması, ders çalışırken odaklanma yeteneğinin gelişmesi açısından oldukça önemli yere sahip olan sağlıklı beslenme. Yeterli ve dengeli bir şekilde bedenin İhtiyaç duyduğu besin öğelerini karşılamakla olur. Örneğin yetersiz protein tüketildiğinde beynin odaklanma için kullandığı kimyasalların üretimi gerçekleşmez. Aynı zamanda diyetin konsantre yeteneğini güçlendiren B vitaminleri, demir, D vitamini gibi besin bileşenleri ve enerji açısından da yeterli olması oldukça önemlidir. Ders çalışırken enerjik oldukça önemlidir. Yetersiz beslenme açlığa neden olarak yorgunluğa ve düşük enerji seviyeleri kan şekerinde düşüklüğe yol açabilir. Bu da ders çalışırken konsantrasyon yeteneğini azaltır.

2)Yetersiz Su İçme
Ders çalışırken odaklanma problemi genellikle yetersiz su tüketimi ile ilgilidir. Vücudun ihtiyaç duyduğu su miktarı karşılanmadığında baş ağrısı, yorgunluk ve ruh hali değişiklikleri yaşanabilir. Tüm bu belirtiler odaklanma kabiliyetini azaltarak ders çalışmayı engeller.

3)Uyku Eksikliği
"Ders çalışırken odaklanamıyorum." diyenlerdenseniz ne kadar süre uyuduğunuzu gözden geçirmeniz gerekebilir. Uyku sırasında beyin dahil olmak üzere tüm vücut sistemleri tam anlamıyla dinlenir ve yeni günü karşılamak için enerjiyle dolar. Vücudun kendini yenilediği uyku döneminin verimsiz olması yani yeterince uyumama beynin düşünme kabiliyetini etkileyebilir. Sadece bir gece bile uyku eksikliği yaşadığınızda konsantre olma yeteneğinize zarar verebilirsiniz.

4)Stres
Ders çalışırken odaklanma sorunu yaşayanların büyük bir çoğunluğu günlük yaşamın stresini regüle edemiyor olabilir. Sürekli kaygı ve strese maruz kalmak, konsantre yeteneğinde azalmaya neden olabilir. Çünkü stres bireyi zihinsel olarak yorar ve ders notlarını anlamayı zorlaştırır. Okuduğunuzu anlayamayıp aynı konunun üzerinden birkaç kez geçmek zorunda kalabilirsiniz. Çünkü akıl başka bir şeye takılı kaldığında olduğu noktadan uzaklaşır konsantrasyon yeteneğini düşürür.

5)Fiziksel Aktivite Eksikliği
Beyin fonksiyonlarının düzenli olması konsantre yeteneği üzerinde oldukça etkilidir. Hareketsiz bir yaşam tarzına sahip olmak sürekli aynı odada aynı ortamda hareketsiz bir şekilde ders çalışmak beyin fonksiyonlarında azalmaya ve konsantre yeteneğinde düşmelere yol açar. Ders aralarında küçük yürüyüşler yapmak beyindeki oksijen seviyesini artırdığı gibi vücudun dinç ve enerjik olmasını sağlar.

Odaklanma Problemini çözmek için şunları deneyebilirsin:
Ders öncesi beyni ve vücudu rahatlatıp derse hazırlamak için Meditasyon yapmak. Çünkü meditasyon odaklanmanın mihenk taşıdır. denilebilir. Meditasyon için ayrılacak zamanlar ile daha konsantre olmuş şekilde verimli ders çalışmak mümkündür.

Hedef belirlemek ise bir diğer derse odaklanmak için yapılması gerekenler arasındadır. Hedefi olan kişiler, hedeflerine ulaşmak için daha konsantre olmuş bir şekilde çalışmaya odaklanıp, hedefine ulaşmanın vermiş olduğu hazzı yaşamak isteyebilir. Bu sebeple derse oturmadan önce mutlaka o günün hedeflerini yaz ve planlı ilerle

Beslenmenin odaklanma üzerindeki etkisinden bahsetmiştik yukarıda. Sağlıksız beslenme, kişilerin üzerinde ağırlık etkisi yaratacağından dolayı odaklanmayı zorlaştıracaktır. Bu yüzden sağlıklı bol ara öğünlü beslenmeye özen gösterilmelidir.

Ders çalışırken cep telefonu-tablet-bilgisayar gibi dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak durmak gerekmektedir. Telefona gelen her çağrı, mesaj veya bildirim ile odaklanmanızı bozacağı için tekrar toparlanmak zor olacaktır. Bu yüzden ders çalışırken cep telefonu kişilerin yanında bulunmamalı ve mümkünse kapatılmalıdır.

Çalışma ortamı, bir diğer ders çalışırken odaklanmayı kolaylaştıran etkenler arasındadır. Ne kadar doğru bir ortam seçilirse o kadar etkili bir çalışma elde edilir. Karışık masalardan dikkat dağıtıcı unsurların olduğu dağınık bir odada derse konsantre olmak oldukça zordur. Çalışma ortamınız oldukça minimal olmalıdır.

Mola vermek odaklanmak için oldukça önemlidir. Uzun ders çalışma sürelerinde konsantreyi sağlamak daha zor olduğu için kısa kısa molalar vermek gerekmektedir. Tabi bu kişiden kişiye değişir. Bazıları pomodoro tekniği ile bol ve kısa molalı çalışmaları tercih ederken bazıları uzun çalışmalı daha az molaları tercih edebilir unutulmamalıdır ki herkesin odaklanma süresi birbirinden farklıdır.

Ders masasında çalışmak, etkili ders çalışma yöntemleri arasındadır. Bu yüzden yatak, kanepe gibi rahat yerlerde değil, masada çalışmak gerekmektedir. İyi bir konsantrasyon için dinlemenin önemi de unutulmamalıdır.

Kütüphanede çalışmak da bir diğer konsantre olma yoludur. Bu yüzden pek çok öğrenci ders çalışmak için kütüphaneyi seçmektedir.

Ve son olarak egzersiz yapmak, vücudu gevşetmek de kolay odaklanmaya yardımcı olan önemli etkenler arasındadır.
#86
Sınavdaki Rehberin / LGS-YKS Sınav Anı Nasıl Yöneti...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 06:17 ÖS

LGS-YKS Sınav Anı Nasıl Yönetilmeli?
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
SINAV SENİ YÖNETMESİN! SEN SINAVI YÖNET
LGS ve YKS'ye hazırlık sürecinde öğrencilerin bir arada düşünmesi gereken birçok şey var. Hedef belirlemek, düzenli çalışma rutini oluşturmak, netleri artırmak, zaman yönetimi, kaygı vs. Tüm bunlar 165 dakikalık 1 sınav için. Nedir bu sınav?

Başlıkta da gördüğünüz gibi sınav anı nasıl yönetilir bu yazıda öğrenmiş olacaksınız. Bunun için öncelikle ana konumuzu iyi tanımlayalım. Sınav anını yönetmek. Sınav, an, yönetmek.

SINAV
Sınavın birçok tanımı yapılabilir ya da herkes farklı bir anlam yükleyebilir, zaten konu burada başlıyor. Sınava yüklediğiniz anlamda. Sınav senin için nedir? Önce bunu düşünmekte fayda var. Düşündün mü? Geri kalan tüm hayatını belirleyecek bir şey mi, yıllardır üzerine baskı yapan bitirip rahata kavuşacağın bir şey mi, hayallerine seni götürmek için bir basamak mı, çaba gösterip istediğin sonucu almak için de son bir efor mu, ailene ya da bir başkasına 'ben başardım' diyeceğin tatmin duygusu mu yoksa sadece bir sınav mı? Bu düşüncelerin arasında çok büyük farklar var. Eminim bazılarını okurken kaygı düzeyin çok yükselirken bazılarını okurken de çok rahat hissetmişsindir. Yani sınava yüklediğin anlam senin için daha 15-18 yaşında bir genç olarak tüm hayatını belirleyecek bir şeyse büyük ihtimal sınav anında çok kaygılanırsın. Düşünceyi biraz düzenlemekte fayda var. Sınav senin hayatını belirlemez. Bu son şansın değildir. Çünkü önünde daha birçok seçeneğin olacak. Hayata adım atarken bir basamaktır sınav.. Bu basamağı belki kolay belki zor geçeceksin ama sonuçta geçeceksin. Daha önünde kocaman bir merdiven var. Önüne daha çok sınav çıkacak ve şu önemli dediğimiz YKS veya LGS ye geri dönüp baktığında belki de 'o zamanlar sanki dünyanın sonu sanıyorum hayatıma yön verecek olan sınav LGS değilmiş' diyeceksin. O yüzden şu an sınava yüklediğin anlamı düzenlemekte fayda var. Sınavın zihnindeki tanımını bulduysan şimdi diğer konuya geçelim.
AN
An nasıl yönetilir? Hangi anda olursan ol, o anda kalarak yönetirsin. Şu an bu yazıyı okuduğun bir andasın 10 dk sonra yiyeceğin yemeği düşünme, yemek yerken de bu yazıyı  düşünme. An bu demek. O saniye, o salisede yaptığın şeye odaklanmak. Bedeninle, zihninle tam olarak o anda olabilmek. Yaptığın şeyi hissederek yapmak. Sınav da bir andır. 165 dakikalık sonsuz anlardan oluşur. Eğer sınavın her anında meşgul olduğun soruya odaklanırsan an senin ellerindedir. Ama soruya odaklanmak yerine hayal kurduğun üniversiteye, liseye, ailene ne diyeceğine,  mezuna kalma fikrine kayarsa zihnin, sınav anından çıkmışsındır. Artık yönetemiyorsun sınavı. Üzgünüm. Ama iyi bir haberim var. O an bir soruda takıldın ve andan koptun zor geldiği için zihnine olumsuz düşünceler hücum etmeye başladı, 20 saniye içinde o ana geri dönersen olumsuz düşünceler seni engelleyemez. Sen yeter ki hemen onları zihninden uzaklaştır.

YÖNETMEK
Yönetmek bir konuya, bir duruma yön vermektir. Bir şeyi yönetmek için önce onu iyi tanımak, yeterli bilgi birikime sahip olmak gerekir. Yani sınav anını yönetmek için sınavda karşına çıkabilecek her şeye hazırlıklı olmalısın. Bu da sınav Anından ziyade sınavdan önceki süreçle ilgili. Sınava iyi hazırlanırsan , konularını bitirirsen, yeterli pratik yaparsan sınava hazır girmiş olursun ve onu yönetebilecek gücün/yeterliliğin olur.

Bu tanımlamaları anladıysan şimdi konunun biraz da teknik kısmına geçebiliriz.

SINAV ANINI YÖNETMENİN ADIMLARI
1.Adım: Sınavın ne olduğunu ve senin için ne anlama geldiğinin farkında olmalısın. Gireceğin sınavda hangi branştan kaç soru var, ne kadar süren var bu teknik bilgileri öğrenmelisin. Güçlü ve zayıf olduğun dersleri,eksik konularını tespit etmek.

2.Adım: Özgüvenli olmak. Ders ayırt etmeden; konuları çok iyi anlamak, çok soru çözerek pratik yapmak, denemelere girmek, denemelerde hatalarını tespit etmek. Yani sınava hazır olmak. Bunları yaparsan, ben konularımı bitirdim, bol soru ve deneme çözdüm, eksiklerimi kapattım diyerek özgüvenle sınava girebilirsin.


3.Adım: Sınav 'An'ında kalarak geçmiş başarısızlıklarını ya da gelecekte ne olacağını düşünmeden sadece o an çözmen gereken soruya odaklanmak.

4.Adım: Zor soruları kabullen. Zor sorular da olacak kolay sorular da olacak. Hepsine hazırlıklı ol. Zor bir soruyla karşılaştın. Türkçe'de 8.sorudasın ve okuyorsun okuyorsun anlayamadın bir türlü doğru cevabı bulamadın. Sakın panik yapma. Neydi? Zor sorular da olacaktı bu da onlardan birisi. Büyük ihtimal şu an zaten herkes 8.soruda zorlandı. Sen aynı soruda takılı kalmak yerine bunun zor bir soru olduğunu kabul edip 9.soruya geçersen hem sakin kalırsın hem süreni iyi yönetirsin hem de vakit yaratacak çok daha kolay soruları yapabilirsin. Aslında biz buna Turlama Tekniği diyoruz. (birazdan açıklayacağım)

5.Adım: Süreyi iyi kullan. Sınav anında hangi derse ne kadar süre ayırman gerektiğini bilmelisin. Süreyi dengeli bir şekilde branşlara bölmelisin. Kimse sona kalan dersine hiç dokunamadan sınav bitsin istemez. Örneğin eğer Türkçeye 50 dakika ayırdıysan o sürede bitirmeye çalışmalısın. 50 dakikada bitiremesen bile artık sıradaki branşa geçmen gerekiyor. 50 dakikada bitirmek için işte turlama tekniği devreye girecek. Unutma soruları hızlı çözen değil hızlı geçen kazanır.

6.Adım: Turlama Tekniği. 8.soruda takılmıştın 1 kez okudun ve anlamadıysan 9'a geçerek turlama yapmış olursun. Yani zaman kaybetmeden zor soruları atlamak. Süre artırıp sonra o kalan (8.soru gibi) sorulara dönebilmek. Her derste bunu uygulayarak süreyi iyi yönetirsin. Zor sorular daha çok puan getirmiyor. Her soru eşit puana sahip. Sorularla inatlaşmamak, süreyi yönetmenin en temel kuralı.

7.Adım: Yazının en başında da bahsettiğim anda kalmakla ilişkili kaygıyı yönetebilmek. Sınavın sizin için çok önemli olduğunun farkındayım. Önem düzeyi yükseldikçe kaygı düzeyiniz de yükselebiliyor. Kaygı dediğimiz şey üzüntü, öfke gibi çok doğal bir duygu ama diğer duygulardan bir farkı var. Olmayan,gerçekleşmeyen bir şeye karşı gelişen duygu. Yani gelecekle ilgili bir duygu. 'Sınav çok zor, kesin yapamayacağım,istediğim okula yerleşemeyeceğim, emeklerim boşa gidecek, ailem kim bilir ne der' gibi düşüncelerinizi anlıyorum. Bu düşünceler kaygıyı doğuruyor.Sınav daha bitmedi, sonucu görmedin, puanını bilmiyorsun; o zaman bu  gelecekteki ihtimallerle bu önemli sınavı heba etme :( Çokça söylediğim gibi şu an sınavdasın ve o çözmen gereken soruya odaklanmalısın. Sonuç belki tahmin ettiğinden çok daha iyi gelecek, pişmanlık duymamak için geleceği değil

Sonuç olarak önce sınavın ne olduğunu ve senin için ne anlama geldiğinin farkında olmalısın. 'An'da kalarak süreci iyi yönetmeyi bilmelisin. Sınav öncesinde yaptığın denemeler, çözdüğün pratik yaptığın testler, dinlediğin videolar, okuduğun kitaplarla sınava hazır olursan daha özgüvenli başlayacaksın. Bu araçları ne kadar verimli hale getirirsen o kadar amacına emin adımlarla ilerlersin. Hazırlığını iyi yaparsan sınav anındaki kaygıyla baş etmen kolaylaşır ve emeklerinin karşılığını daha kolay alabilirsin. Sınav öncesi hazırlıkların tamam sınav günü geldi. Hazırlıkları tam ve kendine güvenen biri olduğun için an'da kalman daha kolay olacak ve sınav seni değil sen sınavı yönetebileceksin..

Farklı konularda da destek almak istersen yanındayız! Türkiye'nin en başarılı öğrenci topluluğunda seni de görmek istiyoruz!
#87
Sınavdaki Rehberin / Sınav Senesinde Uyku Düzeni Na...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 06:08 ÖS

Sınav Senesinde Uyku Düzeni Nasıl Olmalı?
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
Gün içerisinde ne kadar çalışırsanız çalışın anlayamadığınızı düşündüğünüz konular oluyor mu? Ya da masa başında ne kadar oturursanız oturun, kendinizi zorlarsanız zorlayın yeterince odaklanamadığınız zamanlar? Çevrenizden gelen en ufak fikir ve düşünceye tahammül edemediğiniz anlar? Nedenini çözemediğiniz halde birden ortaya çıkan baş ağrılarınız, mide bulantılarınız ya da iştahsızlığınız, mutsuzluğunuz ya da huysuzluğunuz?

Peki bu durumların en büyük sebeplerinden birinin uyku düzenindeki bozukluk olduğunu söylesem, bu konuda ne düşünürdünüz?

YKS'nın da yer aldığı bütün sınava hazırlık süreci, pek çok alanda dengeli olunması ve mücadele edilmesi gereken bir süreçtir. Hem psikolojik hem akademik hem bilişsel hem de sosyal anlamda pek çok konuda dengeyi kurup sınavda başarılı olmaya çalışırken ihtiyaç duyulan tek bir şey vardır; DÜZEN!

Muhteşem Üçlü Sadece Geometride Olmaz! | Uyku, Beslenme ve Çalışma Düzeni


Uyku düzeni, beslenme düzeni ve ders çalışma düzeni birbirini tamamlayan üç yapboz parçası gibidir. Birinden birinin düzensiz olması süreçte sıkıntı yaşanmasına, kötü hissetmeye ve başarısızlığa neden olur. Uykunuzu alamayınca iştahınız olmaz ya da enerjiniz olmadığından mutsuz olursunuz yemek yemezsiniz, yemek yemediğiniz için de enerjiniz olmaz ve odaklanamayıp ders çalışamazsınız. Unutmayın ki, başarının temel anahtarı düzendir ve bu muhteşem üçlünün ilk basamağı uyku düzenidir.

En sert kahvelerden litrelerce içseniz bile uykunuzu ve beslenmenizi düzene sokmadığınız sürece verimli bir enerji elde etmeniz asla mümkün değildir. İnsan beyninin de aynı akıllı telefonlar, bilgisayarlar gibi arada dinlenip şarj olmaya ihtiyacı vardır. Nasıl ki şarjı biten elektronik aletleriniz yavaşlamaya başlar, beyniniz de yeterince dinlenemediği zaman ders çalışırken konuları algılamakta zorlanır. Ne kadar vitamin takviyesi alırsanız alın öğünlerinizi düzenli biçimde planlamadığınız, aşırı az ya da çok yemek yediğiniz sürece vücudunuz yeterli enerjiyi asla üretemez.

Düzenli ders çalışma da sizi sınavda başarınızın bilinen en popüler ve doğru formülüdür. Bir gün çalışıp diğer gün çalışmamak ya da haftanın bütün konularını tek günde bitirip diğer günleri boş biçimde geçirmek asla başarmak için doğru bir yol değildir.

Uyumak Yerine Kahve/Enerji İçeceği Tüketsek Nasıl Olur?

Özellikle fazla kafein ya da şekerli gıda tüketmek yapacağınız en büyük hatalardan biri olacaktır. Bu besinler bağımlılık yapıcı etkiye sahip olduğundan dolayı bir süre sonra onları tüketmeden uyuyamaz, ders çalışamaz duruma gelebilirsiniz Uykudan ve beslenmeden elde etmediğiniz enerjiyi kahvelerden ya da kısa sürede aşırı yükleme yaparak enerji veren enerji içecekleri, takviye edici gıdalardan almak kendinize yapacağınız en büyük kötülüktür.

Yapılan araştırmalar, 17-25 yaş arası gençlerin geceleri ortalama 6-8 saat uyumaları gerektiğini ortaya koymuştur. Gece uykusunu 6 saatten az ya da 8 saatten fazla uyumak gün içerisinde yorgun ve halsiz hissetmenize sebep olabilir. Gece uykusunu yetersiz almanız ve gün içerisinde zaman kaybetmemek için gündüz uyumamanız gün içerisinde sürekli uyuklamanıza sebep olacağından ne çalıştığınız konudan bir şey anlarsınız ne de enerjinizi toplayabilirsiniz. Böyle olunca gününüz verimsiz geçer, konular yetişmez. Yetişmeyince diğer günün görevleri aksar, aksayınca modunuz düşer, hevesiniz kaçar, çalışmazsınız, netleriniz düşer ve kısır döngüye girersiniz.

Uykuya dalmakta sıkıntı çekiyorsanız aşağıdaki stratejileri deneyebilirsiniz:

Uyumadan önce gün değerlendirmesi yapıp ertesi günün planlamasını yapmak,

Zihninizi ve bedeninizi rahatlatıp uykuya geçmeye yardımcı rutinler oluşturmak (duş almak, mindfulness ya da bedensel gevşeme egzersizleri yapmak, rahatlatıcı sakin müzikler dinlemek gibi),

Kitap okumak,

Uyumadan en az 4 saat önce kafeinli içecekleri tüketmemek gece daha rahat uyumanıza yardımcı olabilir.

Gece Daha Verimli Ders Çalıştığını Hissedenler Ne Yapmalı?
Gündüz uyuyup gece çalışmak, gün içerisinde yaşamın/çevrenin sesinden etkilenenlerin tercih ettiği düzenlerdendir. Sabah 7-8 gibi uyuyup akşamüstü uyanıp daha sonrasında ders çalışmak özellikle okul/dershane sorumluluğu olmayan mezun öğrencileri genelde bu yöntemle ve düzenle çalışır. Adeta yarasa gibi gündüz uyur, gece ayakta olur ders çalışır. Bu durumun avantajları olsa da dezavantajları belki bir tık daha fazla olabilir.

Gündüz uyuyanlar, genelde gündüz vakti hayatın akışını kaçıracağı için hayatı ders çalışmaktan ibaret bir hale gelir. Sabahları çevreden gelen sesler de uykusunu tam alamamasına sebep olur. Aynı zamanda vücut yapısı gündüz uyanık kalıp gece uyumaya göre programlı olduğundan düzeni şaşar, vücut kendini alarmda ya da hasta hissedebilir. Aynı zamanda bağışıklığı kuvvetlendirip stresi azaltan melatonin hormonu yalnızca gece uykusunda salgılanır. Ve en önemlisi, gündüz uyusanız bile gece yeniden uykunuz gelebilir ve kendinizi yukarıdaki kısır döngüye yeniden girmiş halde bulabilirsiniz. O nedenle gündüz uyuyup gece çalışmaya başlamadan önce ertesi gün önemli bir işinizin olmadığından ya da vücudunuzun buna hazır olduğundan emin olun.

Çok Uyuyorum Daha Az Uyumak İçin Ne Yapmalıyım?
Bu konuda öncelikle netleştirmeniz gereken şey uyku saatinizin 6 saatten az ya da 8 saatten fazla olup olmadığıdır. Bu süre aralığındaysa herhangi bir değişiklik yapmaya gerek olmadan devam etmeniz daha iyi olacaktır.

Ancak bunun dışında fazla uyuduğunuzu ve uyku sürenizi azaltmak için uygulayabileceğiniz 2 strateji vardır;

Her gün uyanma saatinizi 20'şer dakika erkene çekmek ya da

Verimli uyku saatlerinde kaliteli uyku uyumak.

Gece uykusunun kalitesi kesinlikle çok önemlidir ancak uykusuz hissettiğinizde gün içerisinde saat 13.00-15.00 arasında bir saatlik uyku da zihninizin yenilenmesine yardımcı olabilir (2 saatten fazla olması da tam ters etki yaratacaktır). Bunun harici de saat 23.00 ve 02.00 arasında kaliteli bir uyku almanız, gününüzün enerjik geçmesine ve daha kolay odaklanıp ders çalışmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın ki kaliteli bir gece uykusunun yerini hiçbir kahve, enerji içeceği ya da gündüz uykusu tutamaz.
#88
Sınavdaki Rehberin / Üniversite Bölümü Seçerken Dik...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 06:00 ÖS

Üniversite Bölümü Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
Üniversite bölüm seçimi,sınav sürecindeki kritik bir noktadır. Umut beklenti ve heyecanın yanında,kararsızlık ve endişe hissetmekte çok doğaldır.Bölümünüze karar vermek sizi motive eder.

Bölüm seçimi acele edilecek,sadece başkalarının tavsiyesi ya da aile isteğine göre verilebilecek bir karar değildir. Yapacağın mesleğin ilk adımlarından biri üniversiteden geçer ve üniversitede bölümünle ilgili alacağın eğitim seni mesleğine hazırlar. Peki bu bölüm neye göre seçilmelidir, dikkat etmeniz gereken noktalar neler ? Şu an yapılan tercih doğru olmazsa ileride meslek değiştirilebilir mi? Tüm bu soruların cevaplarına birlikte bakalım.

YETENEK
Yetenek bölüm seçiminde en önemli başlıklardan biridir. Yetenek bir şeyi anlama,yapabilme gücüdür. İyi olduğun yanları güzel analiz etmeli, hangi alanlarda ön plana çıkabilirsin farkına varmalısın.Yapacağın meslekte istikrar sağlamak istiyorsan yeteneklerinle uyumlu bir bölüm seçmek faydalı olacaktır.

İLGİ
İlgi,belli bir etkinlik olay vb durumlardan hoşlanma keyif alma durumudur. Seçeceğin bölüme ilgi duyman bölümü okurken motive olmanı sağlar. İlgi duyduğun alanda çalışmak başarı oranını arttırır.İlgilerinizi keşfederken daha önce deneyimlediğiniz ve keyif aldığınız durumlardan yola çıkabilirsiniz.

MADDİ KAZANÇ

Bölüm seçiminde göz ardı edilemeyecek bir nokta da maddi kazançtır. Mesleğiniz hayatınızı idame ettireceğiniz kazancı size getirecektir. Elbette maddi kazanç sizin mesleğe verdiğiniz emeğe oranla ve deneyiminizle artacaktır ancak düşündüğünüz bölümün mezunlarının ortalama maaş aralığını araştırmak kritik bir noktadır. Maddi kazanç senin için ne kadar önemli sorusunun cevabının verilmesi gerekmektedir.

İŞ İMKANLARI
Okuyacağın bölümün ülkemizdeki iş imkanları neler,hangi sektörlerde çalışabilirsin gibi sorular mezun olduğun zaman kafanda bir senaryo olmasına yardımcı olur. Günümüzdeki iş imkanlarının yanı sıra yükselen ve gelişen alanlar neler bunu araştırmalı,mezun olduğunda mesleğini yapma imkanı edinebilir misin bunun cevabını aramalısın.

OKUMA ZORLUĞU

Üniversite sınavını yeni atlattım üniversite okurken zorlanmak istemiyorum diyorsan bölümünü okuyan insanlarla iletişime geçebilir ve okuma zorluğu hakkında fikir edinebilirsin. Bölümü kazanmak kadar hakkını vererek okumakta değerli.

MUHTEMEL DERSLER
Seçeceğin bölümde görülen dersler hakkında fikir edinmek uzmanlaşacağın alanla ilgili fikir edinmeni sağlar. Bu dersler ilgi ve yeteneklerinle örtüşüyor mu sorgulaman gerek.

YURT DIŞI İMKANI

Eğer eğitimini alırken erasmus gibi öğrenci değişim programlarından yararlanmak istiyorsan denklik sağlayabileceğin bir bölüm seçmen senin için avantajlı olacaktır.

Ayrıca mezun olduğunda yurtdışında çalışma gibi bir düşüncen varsa sadece ülkemizde geçerli olan meslekler yerine uluslararası kabul gören mesleklere yönelmen daha iyi bir tercih olabilir.

ÇALIŞMA ORTAMI
Hayal kurun,kendinizi nasıl bir çalışma ortamında görüyorsun ? Hastane,okul,şirket ya da ev ortamında mı çalışmak senin için daha tercih edilebilir ? Seçeceğin bölümün devlet ya da özel sektör iş imkanları hakkında da bilgi edinmek mezun olduğunda hayal kırıklığı yaşamanı engelleyecektir.

YÜKSELME İMKANI
Seçeceğin bölümde kendini geliştirme olanakların neler ? İlerleme seçenekleri var mı ve ilerlemek için neler yapılmalı gibi sorulara yanıt bulmak seçtiğin meslekte geçireceğin süreyi dolu geçirme noktasında seni tatmin edecektir.

Bölüm,meslek seçimi hayatında atacağın önemli adımlar biri ama asla geri dönülemez değil. Gelişmeye açık olduğun sürece birçok farklı alanda uzmanlaşabilirsin. Yine de tercih yaparken yukarıda sorduğumuz sorulara yanıt bulmak sana yardımcı olacaktır. Bu sorulara bulduğun cevaplar sonucunda edindiğin seçenekler arasında tercih yapmak için o bölümün okuyan ve bölümden mezun olup mesleğini yapan insanlarla iletişime geçmek kafandaki soru işaretlerin somutlaşmasını sağlayacaktır. Bu da seni en mutlu olacağın bölüme ulaştıracaktır.
#89
Sınavdaki Rehberin / Feynman Çalışma Tekniği
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 05:54 ÖS

Feynman Çalışma Tekniği
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
Öğrenme sürecinde karşılaşılan zorlukları aşmanın bir yolu olarak öne çıkan Feynman Tekniği, adını ünlü fizikçi Richard Feynman'dan alıyor. Feynman, karmaşık konuları basitleştirmesi ve anlaşılır hale getirmesiyle tanınan bir bilim adamıydı. Feynman Tekniği, karmaşık konuları öğrenme ve öğrendiklerini pekiştirme amacı taşıyan etkili bir stratejidir. Bu yazıda, Feynman Tekniği'nin ne olduğunu ve nasıl uygulanacağını keşfedeceğiz.,

Feynman Tekniği: Karmaşıklığı Aşmanın Basit Yolu
Feynman Tekniği, herhangi bir konuyu öğrenme sürecinde anlama ve pekiştirme adına kullanılan bir stratejidir. Temelde dört adımdan oluşur: anlamak, öğretmek, sadeleştirmek ve pekiştirmek.

Adım 1: Anlamak
İlk adım, öğrenmek istediğiniz konuyu anlama sürecidir. Başlangıçta, konuyu genel bir bakış açısıyla inceleyin. Anahtar kavramları ve temel yolları belirleyin. Bu adımda, konuyu karmaşık olmaktan çıkarıp parçalara bölün.

Adım 2: Öğretmek
Bu adımda, öğrendiğiniz konuyu başkasına anlatın. Eğer konuyu bir başkasına öğretebiliyorsanız, o zaman gerçekten anlamışsınızdır demektir. Başkalarına öğretmek, öğrendiklerinizi düzenlemenize ve kendi kafanızda netleştirmenize yardımcı olacaktır.

Adım 3: Sadeleştirmek
Öğrendiğiniz konuyu birine öğretirken, karmaşık olan kısımları sadeleştirmeye odaklanın. Gerekli olduğunda örnekler ve benzetmeler kullanarak konuyu daha anlaşılır hale getirin. Sadeleştirmek, hem sizin için hem de öğrenci için konunun daha net anlaşılmasını sağlar.

Adım 4: Pekiştirmek
Son adımda, öğrendiklerinizi tekrar gözden geçirin. Eksik veya zayıf noktaları belirleyin ve bu alanlarda ek çalışmalar yapın. Yeniden öğrenme, bilginin uzun vadeli belleğe yerleşmesine yardımcı olur.

Feynman Tekniği'nin Avantajları
Anlama ve Hafızada Kalıcılık: Feynman Tekniği, konuları anlamanın yanı sıra bilgilerin hafızada kalma süresini artırır.

Öğrenme Becerilerinin Gelişimi: Başkalarına öğretmek, iletişim becerilerinizi geliştirir ve öğrenme sürecinizi destekler nitelikte olacaktır.

Karmaşıklığın Azaltılması: Sadeleştirmek adımı, karmaşık konuları basitleştirerek öğrenmeyi kolaylaştırır.

Feynman Tekniği, herhangi bir konuyu öğrenirken derinlemesine anlama ve kalıcı öğrenme sağlayan güçlü bir araçtır. Bu stratejiyi uygulayarak, öğrenme sürecinizi daha etkili ve keyifli hale getirebilirsiniz. Unutmayın, öğrenme bir süreçtir ve sabır ile tutku, başarıya giden yolda önemli itici güçlerdir.
#90
Sınavdaki Rehberin / Yks Motivasyonu Nasıl Artırılı...
Son İleti Gönderen ATA0825 - Eyl 14, 2025, 05:37 ÖS

Yks Motivasyonu Nasıl Artırılır?
Yazar: Ahmet Tarık ALKAN
BİRAZ DA MOTİVASYON: Şimdi Değilse ne Zaman?
Çalışma programları, soru çözümleri, kamplar... Her şeyi güzelce hazırlayıp bu düzene uyum sağlamaya çalışıyoruz, işin teknik kısmını halledebiliyoruz. Peki ya işin mental boyutu? Hep ful motivasyon muyuz? İtici kuvvetimiz var mı varsa ne? YKS sürecinin belki de en zorlanılan kısımlarından biri bu, başarısızlıkla baş etmek, masa başına oturma isteğini beklemek. Beklemeli mi gerçekten? Yani beklesek gelir mi ya da şimdi değilse ne zaman gelecek? 

Peki ne yapmalı?

Motivasyonu dışarıdan bir güçle sağladığımız gibi içimizden de yapabiliyor olmayı öğreneceğiz. Kendime güveniyorum diyebilmeyi.

HEDEF BELİRLEMEK
Öncelikle şunu belirtmek gerekiyor bütün büyük başarılar bir zamanlar hayaldi. Başarılı olarak gördüğümüz insanlar da her şeyden önce bunun hayalini kurdu, planını yaptı ve kendisine inandı. Peki bu yeterli mi? Hayal kurdum oldu işte bu! Kabul edelim bu çok ütopik. Sonuç evet başarmak, bizim odaklanacağımız ise o süreç. Bu süreçte önemseyeceğimiz en önemli şey de burada devreye giriyor. Hedefimiz. Ne için bu sürece katlandığımız, sonucunda bizi nelerin beklediğini hayal edebilmek. 

Her sabah kalkıp o masaya neden oturduğunu, neden çalışmamız gerektiğini kendimize hatırlatmak. Sonrasında ise hedefimize ulaştığımızda şu cümleyi kuruyor olacaksınız: Ben bu filmi bir yerden hatırlıyorum. Evet hatırlıyorsun, çünkü hayalini kurdun!

Hedefimizi belirleyip bunun için sürece başlayacaksak neyi bekliyoruz o zaman? YKS'ye ister 15 ay kalsın ister 5 ay ne olursa olsun hedeften sonra harekete geçmek için beklememize gerek yok. Şimdi değilse ne zaman geçeceğiz harekete? Hayal kurup hedef belirledin mi? Tamam o zaman bizim için güneş doğdu, artık günün sonunda kendimize şu soruyu soracağız "Ben hayalim için ne yaptım bugün?". Kurduğun hayal bu çalışmana değiyor, emin olabilirsin.

BAŞARISIZLIKLARDA PES ETMEMEK
Şöyle bir düşünün; çevrenizdeki başarılı olarak gördüğünüz, yerinde olmak istediğiniz insanlardan kaçı ilk seferde pes etti. Derece öğrencilerinin hepsi tüm denemelerinde arttırarak mı ilerlemiştir? Tüm konuları tek seferde mi anladılar? Ya da kötü geçen bir günün sonunda "Olmayacak sanırım" deyip sınavda yüksek netler mi gördüler? Gidip bir derece öğrencisine sormanıza gerek yok hemen söylüyorum; tabi ki hayır.

Başarısızlıklar bize başarmamız için bir yol gösterir. Eksiklerimiz bizim başarısızlığımız değil sadece tamamlamamız gereken yerler. Önce düşüncelerimizi değiştirirsek ardından birçok şey değişir unutmayın. Çünkü bu düşünceler bizim davranışlarımızı belirler. " Başarısızım olmuyor" değil, "Eksiğimi nasıl tamamlayabilirim" demeyi öğrendiğimizde başarıyı yakalıyoruz.

ÇEVRE ve MOTİVASYON
İçsel anlamda bizi besleyen hedeflerimize ve düşüncelerimize baktık. Tabi ki bunun çevre boyutunu da ele alacağız.   

İçsel motivasyon dediğimiz, bizim kendimize dair olan motivasyonlarımızın yanında bir de dışsal motivasyon kaynaklarımızdan olan çevre faktörü bizim için bazen tam anlamıyla bir motivasyon kaynağıyken bazen de tamamen kaygı yaratıp dibe çekebilir. Sosyal destek faydalı bir motivasyon kaynağı pek tabi. Peki aksi durum olursa? Yani çevremiz motivasyon düşürüyorsa ne yapabiliriz?

-En temel çözüm aynı ortamda minimum sürede bulunup buna maruz kalmamak.

-Bulunduğumuz zamanlarda ise kendi değerimizi hissetmek. " Ben çalışıyorum, yapabilirim" cümlelerini kendimize kurabilmek.

İNANMAK
Her şeyden önce yapabileceğimize kendimiz inanmalıyız. Bunu kendimize de söylemeliyiz. Gün sonunda bu hayalimiz için neler yaptığımızı hatırlatmalıyız kendimize. Tebrik etmeliyiz gerekirse. Çevremize maruz kalmak evet can sıkıcı olabilir. Fakat unutmamak gerekir ki günün sonunda kendimizle baş başa kalıyoruz. Ve en çok bizim kendimize inanmaya ihtiyacımız var.

Sözün özü olarak da oturup bir motivasyon beklememek gerekir, hedeflerimiz, isteklerimiz, başarılarımız ve başarısızlıklarımız hepsi bize ait. Ve ileride "İyi ki istediğim bölümü ve üniversiteyi kazandım" diyebilmek her şeye değer.
Tarayıcı ID:smf (is_webkit)
Temalar: 5: index (default), Ads (default), Recent (default), smfhacks_templates/global-hf (default), smfhacks_templates/global-hf (default).
Alt Temalar: 14: init, html_above, adsheaders_above, body_above, global_hf_above, adsindex_above, facebook_above, recent, facebook_below, adsindex_below, global_hf_below, body_below, adsheaders_below, html_below.
Dil Dosyaları: 26: index+Modifications.english (default), index+Modifications.turkish (default), index.english (default), index.turkish (default), Admin.english (default), Admin.turkish (default), ManageBoards.english (default), ManageBoards.turkish (default), glossary/Glossary.english (default), index.english (default), index.turkish (default), Admin.english (default), Admin.turkish (default), ManageBoards.english (default), ManageBoards.turkish (default), glossary/Glossary.turkish (default), Ads.english (default), Ads.turkish (default), CountdownBBC.english (default), CountdownBBC.turkish (default), XPost/.english (default), XPost/.turkish (default), Spotify/.english (default), Spotify/.turkish (default), Pages.english (default), Pages.turkish (default).
Sitil Tabloları: 4: index.css, moveBBC_ai.css, glossary/glossary.css, responsive.css.
Hooks called:137 (göster)
Oluşturulan örnekler:4 (göster)
Eklenmiş dosyalar: 57 - 1556KB. (göster)
Kullanılan bellek:1590KB.
Tokens:post-login.
15 sorgu kullanıldı.

Sorguları Göster